Kamu Denetçisi olmanın şartları hakkında gelişmeleri sayfamızda bulabilirsiniz. Kamu Denetçisi nedir, nasıl olunur, maaşı ile ilgili tüm soruların cevabı sayfamızda derledik…
OMBUDSMAN (Kamu Denetçisi)
Türk Dil Kurumu güncel sözlükte ombudsmanın kelime anlamı olarak kamu denetçisi gösteriliyor. Kamu denetçisinin kelime anlamı ise Parlamento tarafından görevlendirilen, vatandaşları resmî makamların keyfî ve yasa dışı davranışlarına karşı korumakla görevli kişi.
İsveçce aracı kişi anlamına gelen ombudsmanlık aslında bir Türk geleneğiyken, zamanla Avrupalıların ve diğer coğrafyaların kullandığı bir kurum haline gelmiş. Büyük Selçuklu’da hükümdarların halkın şikâyetlerini dinlemesi, Anadolu Selçukluları’nda sultanın yılda bir kez mahkemeye giderek hakkında davacı varsa yargılanması, Osmanlı’da Divan-ı Hümayun’un halkın şikayetlerini dinlemesi gibi uygulamalar ombudsmanlığın ilk adımlarının Türk dünyasında atıldığını ortaya koyuyor. Osmanlı-Rus Savaşı’nda Rusya’ya yenilen ve Osmanlı’ya sığınan İsveç Kralı Demirbaş Şarl ülkesine döndüğünde Osmanlıdan öğrendiği bu uygulamayı kendi ülkesinde hayata geçiriyor ve 1800lü yıllarda anayasal bir kuruma evriliyor. Sonrasında Finlandiya, Norveç, Danimarka, Almanya, Fransa, İtalya, Rusya, ABD derken bu uygulama dalga dalga tüm dünyada kendine bir yer edinmeyi başarıyor. Avrupa Birliği uygulamalarında da bireylerin ya da şirketlerin Avrupa Birliği kurumlarına ilişkin şikayetleri (yetkinin kötüye kullanılması, ayrımcılık, vb.) hakkında başvurabileceği bir kurum olarak yerini koruyor. Ombudsmanlığın bir Osmanlı Kurumu olduğunu bugün İsveçliler ve diğer dünya devletleri de dile getiriyor.
Ombudsman Ombudsmanlık ya da nam-ı diğer kamu denetçiliği 2010 referandumunun maddelerinden biriydi. Referandumun kabul edilmesinin ardından 29 Haziran 2012 tarih ve 28338 sayılı resmi gazeteyle Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu oluşturulmuş ve burada kamu baş denetçisi, denetçileri, görev-yetki ve sorumlulukları açıklanmış. Kanunda; Kamu Denetçiliği Kurumu “idarenin işleyişi ile ilgili şikâyet üzerine, idarenin her türlü eylem ve işlemleri ile tutum ve davranışlarını; insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde, hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönlerinden incelemek, araştırmak ve idareye önerilerde bulunmakla görevli” bir kurum olarak tanımlanmış. Bununla birlikte; Cumhurbaşkanının tek başına yaptığı işlemler ile resen imzaladığı kararlar ve emirler, yasama yetkisinin kullanılmasına ilişkin işlemler, yargı yetkisinin kullanılmasına ilişkin kararlar, Türk Silahlı Kuvvetlerinin sırf askerî nitelikteki faaliyetleri bu kurumun görev alanı dışında bırakılmış.
Kanuna göre kamu baş denetçisi ve denetçiler ombudsmanlık faaliyetini fiilen yürütecek olan kişiler. Baş denetçinin görevleri arasında Kuruma gelen şikâyetleri incelemek ve idareye önerilerde bulunmak, Kanunun uygulanmasına ilişkin yönetmelikleri hazırlamak, yıllık raporu hazırlamak, yıllık raporu beklemeksizin gerek gördüğü konularda özel rapor hazırlamak, raporları kamuoyuna duyurmak, birisi kadın ve çocuk hakları alanında görevlendirilmek üzere, denetçiler arasındaki iş bölümünü düzenlemek yer alıyor. Denetçilerse kanunla verilen görevlerin yapılmasında baş denetçiye yardımcı olma ve baş denetçi tarafından verilen görevleri yapma gibi görevlere sahip.
Baş denetçi veya denetçi seçilebilmek için:
– Türk vatandaşı olmak
– Seçimin yapıldığı tarihte baş denetçi için elli, denetçi için kırk yaşını doldurmuş olmak.
– Tercihen hukuk, siyasal bilgiler, iktisadi ve idarî bilimler, iktisat ve işletme fakültelerinden olmak üzere dört yıllık eğitim veren fakültelerden veya bunlara denkliği kabul edilmiş yurt içi veya yurt dışındaki yükseköğretim kurumlarından mezun olmak.
– Kamu kurum ve kuruluşlarında, uluslararası kuruluşlarda, sivil toplum kuruluşlarında veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarında ya da özel sektörde toplamda en az on yıl çalışmış olmak.
– Kamu haklarından yasaklı olmamak.
– Başvuru sırasında herhangi bir siyasi partiye üye olmamak.
– 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile kasten işlenen bir suçtan dolayı hapis cezasına ya da affa uğramış olsa veya hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiş olsa bile Türk Ceza Kanununun ikinci kitabının birinci kısmının bir ve ikinci bölümündeki suçlar, Devletin güvenliğine karşı suçlar, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, millî savunmaya karşı suçlar, Devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk suçları ile yabancı devletlerle olan ilişkilere karşı suçlardan veya zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahkûm olmamak.
Bu şartları taşıyan adaylar baş denetçilik ve denetçilik için başvuruda bulunma hakkına sahip. Baş denetçi TBMM Genel Kurulu’nda, denetçiler ise TBMM Dilekçe ile İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu üyelerinden oluşan karma komisyonda seçiliyor. Baş denetçi, üye tamsayısının üçte iki çoğunluğu ile seçilirken Komisyon tarafından oluşturulacak karma komisyon, başvuruda bulunan aday adayları arasından, seçilecek denetçi sayısının üç katı kadar adayı, başvuru süresinin bittiği tarihten itibaren on beş gün içinde belirliyor ve Komisyona sunuyor. Komisyon sonraki on beş gün içinde denetçi seçimlerini yapıyor ve süreç tamamlanıyor.
Ben denetçi olmakla değil, kuruma başvurmakla ilgileniyorum derseniz onu da açıklayalım. Gerçek ve tüzel kişiler kuruma başvurma hakkına sahip ve talepleri halinde başvurularının gizli tutulması hakkına sahipler. Başvuru sahibi; adı-soyadı, imzası, yerleşim yeri(veya iş adresini), T.C. vatandaşlık kimlik numarasını (yabancılar için pasaport numarası), tüzel kişi olması durumunda tüzel kişinin unvanı – yerleşim yeri ile yetkili kişinin imzasını, varsa, merkezi tüzel kişilik numarasını ve yetki belgesini içeren Türkçe dilekçe ile başvuru yapar. Başvurunun elektronik ortamda veya diğer iletişim araçlarıyla yapılabilmesi mümkün. Yapılan başvurulardan belli bir konuyu içermeyenler, yargı organlarında görülmekte olan veya yargı organlarınca karara bağlanmış uyuşmazlıklara ilişkin olanlar, sebepleri- konusu ve tarafları aynı olanlar ile daha önce sonuçlandırılanlar kurumda incelenmiyor. Kuruma başvuruda bulunabilmek için idari başvuru yolları ile özel kanunlarda yer alan zorunlu idari başvuru yollarının tüketilmesi şart. Eğer başvuru idari başvuru yolları tüketilmeden yapıldıysa, kurumun ilgili kuruma gönderme hakkı var. Kuruma, illerde valilikler, ilçelerde kaymakamlıklar aracılığıyla başvurabilme imkanı da tanınıyor. Ve en önemli husus başvurulardan herhangi bir ücret alınmıyor.