Çevre, dünya yüzeyinde yaşayan canlılar ile yaşam için gerekli hava, toprak ve sudan oluşan bir sistem olarak tanımlanabilir. Sanayi devrimi ile kalite ve miktar yönünden farklılaşan insan – doğa – toplum dengesi bu gün, dünyayı bir takım geri dönülemez süreçlerin eşiğine getirmiştir. İnsanlık tarihinin son ikiyüz yılı bilimsel ve teknolojik ilerlemenin büyük ölçüde yoğunluk kazandığı bir dönem olmuştur. Yaşamdaki gelişmelerin sonucunda üretim ve hizmet sektörlerine yönelik çok çeşitli meslek dallarından ayrı olarak; her türlü etkinliğe “çevre” boyutunu göz önüne alarak yaklaşacak ve insan etkinliklerinin çevresel sistemlerde yaratacağı etkileri en az ve zararsız hale getirmek için yöntemler geliştirecek bir meslek dalı ihtiyacı doğmuştur.
Çevre mühendisliği günümüzdeki anlamıyla; insanları çevrenin, çevreyi de insanların olumsuz etkilerinden (yerel ve küresel ölçekte) korumak, insan sağlığı ve refahı için çevre koşullarını iyileştirmek yönünde temel bilimsel kavramları uygulamaya koyan mühendislik dalıdır.
Mesleğin temel yaklaşımı, toplumun refahını artırmaya yönelik tüm etkinliklerin çevreye zarar vermeden gerçekleştirilmesi ve sürdürülmesini sağlamaktır.
Çevre mühendisi, endüstriyel atıkların ve buna yönelik tesislerin işletilmesi ve kontrolünü yapar, içme ve kullanma sularının arıtılması, kaynakların geliştirilmesi ve dağıtılması işlemleriyle uğraşır. Katı atıkların çevreye zarar vermeden yok edilmesi ve buna yönelik tesislerin kurulması için çalışır. Sanayi ve alt yapı yatırımları için çevresel etki değerlendirme (ÇED) raporlarının hazırlanması, hava kirliliği yönetimi ve modellenmesi, risk yönetimi, gürültü kirliliğinin kontrolü, çevre kimyası ve mikrobiyolojisi analizlerinin değerlendirilmesi çalışmalarında bulunur. Çevre mühendisi, çevre sağlığına zararlı olan kimyasal bileşimleri saptar ve son olarak da yönetmeliklerde tanımlanmış planlama, etüt araştırması ve danışmanlık hizmetlerini yürütür
İyi bir çevre mühendisi olabilmek için; üst düzeyde genel yeteneğe, fen bilimlerindeki kavramlar arasında ilişki kurabilme ve düşünebilme yeteneğine, nesneleri zihinde canlandırabilme ve yüksek tasarım yeteneğine sahip olmak ve açık havada çalışmaktan hoşlanmak gerekmektedir.
Çevre mühendisleri genellikle inşaat sahalarında, laboratuarlarda ve arıtma tesisleri gibi ortamlarda çalışırlar. Birinci derecede malzemelerle ve aletlerle ilgilidirler. Daha çok özel sektörde çalışmaktadırlar. Ayrıca belediyeler, İller Bankası, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, Çevre Bakanlığı, Orman Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) gibi kamu kurum ve kuruluşlarında da görev alabilmektedirler.
Çevre mühendisi olabilmek için, üniversitelerin ilgili fakültelerinin “Çevre Mühendisliği” bölümünden mezun olmak gerekmektedir.